Dülger balığının ölümü kısa özeti

  • 09 Ekim 2017
  • 914 kez görüntülendi.
Dülger balığının ölümü kısa özeti

Dülger balığının ölümü kısa özeti

Balıkların gözleri güzel pulları da gösterişlidir. Bu pullar kadınlarca takı olarak kullanılabilseydi, elmas, yakut gibi mücevherler değerinde olsaydı balıkçılar zengin olurdu.

Dülger balığının pulu bulunmaz, rengi kirli yeşile çalar. Görünüşü çirkindir, dişsiz kocaman bir ağzı vardır . Bu ağız sudan çıkınca açılır bir daha da kapanmaz.

Bu balığa Rum balıkçılar Hristos balığı derlermiş. Efsaneye göre bu balık İsa (as) zamanında denizcilere korku salan bir canavarmış tekneleri batırırmış. Daha sonra İsa (as) bu balığın kulağına bir şeyler fısıldayınca balık uysallaşmış.

Dülger balığının kerpetene, testereye benzer kemiksi çıkıntıları olduğu için ona bu ad verilmiş. Bu balık oltaya takıldı mı hayata küser, geri denize atsan dahi yan yatar. Kocaman gözleri hüzünlü bakar. Sesi de feryada benzer.

Bir gün denizden taze tutulmuş bir dülger balığı gördüm. Vücudunu kaplayan ince zar titriyordu. Sanki bir çeşit ölüm dansı yapıyordu. Daha sonra rengi beyazladı. Galiba balık denizde olmadığını ve ölmek üzere olduğunu anlamıştı. Dülger balığı böylece birkaç saat içinde ölür.

Dülger balığını kendi dünyamıza alıştırırsak çok sevineceğiz. Bu korkak ve tatlı balığı ele geçirmeye çalışacağız. O ise önce şaşıracak ama daha sonra yaşadıklarına katlanacak. Belki daha sonra şair ve anlaşılmaz biri olacak.

Yavaş yavaş bir gün hassaslığını, bir gün sevgisiniz, bir başka gün de korkaklığını yitirecek, canından bezecek. Acı acı gülümseyerek İsa’nın tuttuğu belinin ortasındaki par­mak İzi yerlerini, mahmuzlan, kerpeteni, eğesi, testeresi ve baltasıyla kazıyacak. İlk çağlardaki canavar hâlini bulacak.
Bir kere suyumuza alışmaya görsün. Onu canavar hâline getirmek için hiçbir fırsatı kaçırmayacağız.

Bu özet dülger balığının ölümü olay örgüsünü de özetlemektedir.

ZİYARETÇİ YORUMLARI

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu aşağıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

BİR YORUM YAZ